Merhaba,
Kutsal Kitap bize açıkça her insanın günah işlediğini ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldığını yazıyor. Bugüne kadar tarihte günah işlememiş tek bir insan vardı, O da İsa Mesih'in kendisiydi. O'nda günah yoktu ve günahsızdı.
Bahsettiğiniz ayetler şöyle yazıyor:
Eyüp 1:1 – “Ûs ülkesinde Eyüp adında bir adam yaşardı. Kusursuz, doğru bir adamdı. Tanrı'dan korkar, kötülükten kaçınırdı.”
Yaratılış 7:1 – “RAB Nuh'a, "Bütün ailenle birlikte gemiye bin" dedi, "Çünkü bu kuşak içinde yalnız seni doğru buldum.”
Luka 1:5-6 – “RAB Nuh'a, "Bütün ailenle birlikte gemiye bin" dedi, "Çünkü bu kuşak içinde yalnız seni doğru buldum. Her ikisi de Tanrı'nın gözünde doğru kişilerdi, Rab'bin bütün buyruk ve kurallarına eksiksizce uyarlardı.”
Kutsal Kitap'a baktığımızda aynı zamanda bazı insanlardan doğru ve kusursuz olarak bahsedildiğini de görüyoruz. Örneğin, Nuh, İbrahim, Eyüp, Zekeriya gibi kişilerden doğru veya kusursuz olarak bahsedilir. Ancak onların doğru veya kusursuz olarak nitelenmiş olmaları onların günahsız olduklarına anlamına kesinlikle gelmez. Onlar da herkes gibi günahlı insanlardı. Nitekim onların hayat hikayelerine baktığımızda açık bir şekilde günahlarını ve günahın onların hayatındaki etkilerini görebiliyoruz. Tanrı, kendi halkının ve peygamberlerinin günahlarını da Kutsal Kitap'ta bize açıkça göstermekte ve bunlardan ders çıkarmamız için bizi uyarmaktadır.
Yazdığınız bu kişiler Tanrı'ya iman etmiş ve O'nun buyruklarını takip eden insanlardı. Bu yüzden Tanrı onları lütfuyla doğru saymıştır. Tıpkı Mesih'in çarmıhında bizleri doğru kıldığı gibi. Bugün bizler Tanrı'nın önüne çıkabiliyoruz, çünkü Mesih günahlarımızı çarmıhta örttü ve bizlere doğruluğunu sağladı. Bizler de O'nun doğruluğu sayesinde Tanrı'ya yaklaşabiliyoruz. Kendi doğruluğumuz veya kendi iyiliğimiz ile değil. Tıpkı bizleri Tanrı doğru saydığı gibi, onları da lütfunu göstererek doğru saymıştır.
Hiçkimse Tanrı'nın buyruklarını eksiksiz yerine getiremez. Dolayısıyla herkes günah işler ve günahın Tanrı'nın yakınında yeri yoktur. Eğer doğruluk yasayı yerine getirmekle, kendi doğruluğumuzu kendimiz sağlayarak sağlanabilseydi, o zaman Mesih'e ihtiyacımız olmazdı. Dolayısıyla Mesih de boş yere çarmıhta ölmüş olurdu.
Aşağıdaki ayetler de bunu açıkça bize gösteriyor.
Galatyalılar 2:19-21 Çünkü ben Tanrı için yaşamak üzere Yasa aracılığıyla Yasa karşısında öldüm. Mesih’le birlikte çarmıha gerildim. Artık ben yaşamıyorum, Mesih bende yaşıyor. Şimdi bedende sürdürdüğüm yaşamı, beni seven ve benim için kendini feda eden Tanrı Oğlu’na imanla sürdürüyorum. Tanrı’nın lütfunu geçersiz saymış değilim. Çünkü aklanma Yasa aracılığıyla sağlanabilseydi, o zaman Mesih boş yere ölmüş olurdu.
Romalılar 3:9-10 “Şimdi ne diyelim? Biz Yahudiler öteki uluslardan üstün müyüz? Elbette değiliz. İster Yahudi ister Grek olsun, daha önce herkesi günahın denetiminde olmakla suçladık. Yazılmış olduğu gibi: "Doğru kimse yok, tek kişi bile yok.”
Romalılar 3:23 “Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldı.”
Mezmur 14:3 “Hepsi saptı, Tümü yozlaştı, İyilik eden yok, Bir kişi bile!”
Esenlikler dilerim.